Savannah Claire Madden V. Sınıf Hufflepuff & Sınıf Başkanı
Mesaj Sayısı : 19 Galleon : 38 Kayıt tarihi : 16/11/10
| |
Savannah Claire Madden V. Sınıf Hufflepuff & Sınıf Başkanı
Mesaj Sayısı : 19 Galleon : 38 Kayıt tarihi : 16/11/10
| Konu: Geri: Bir Planım Var ~ Çarş. 17 Kas. - 19:45:44 | |
|
"Lydia, saçımı yapacaksan yap. Yoksa gidiyorum, şuna bak bir finoya benziyorum. Kim dedi sana perma yap diye." On dakika öncesine, daha saçının nasıl göründüğünü bilmeden önceki Savannah ile şimdiki arasında belirgin bir fark vardı. Artık aynadakinin kendisine benzediğini ve daha çok bir köpeği andırdığını biliyordu ve Lydia'ya bu konuda güvendiği için kendisine sinirleniyordu. Zaten salonunda bir aynaya bile sahip olmayan kuaför mü olurdu? Ancak saçı mahvettikten sonra dönüp baktırmak isterdi, artık yarattığı afeti düzeltemeyecek hale gelince. "Permalı saça bir şey yapamam artık, en az yirmi dört bu şekilde kalmak zorunda." Kızın sesi korkmuşa benziyordu, belli ki yaptığı hatayı çoktan fark etmişti. "Yirmi dört saat boyunca toplum içerisine çıkma mı diyorsun yani? Madem biliyordun böyle olacağını, söylesene niye böyle yaptın? Zaten kötü saç günümdeydim, sana bunu düzelt dedim. Daha da içine et demedim ki!" Sandalyeden hışımla kalkan Savannah bir an dengesini yitirdi. Sinirden kanın beynine sıçradığını ve yüzünün al al olduğunu hissedebiliyordu. Perdenin bile bulunmadığı pencerelerden dışarıdaki insanlara göz attı, kalın kar tabakası içerisinde zorlukla yürüyorlardı. Londra'da yaşamak böyle birşeydi zaten.
"Sana bunun için para ödeyeceğimi sanıyorsan... çok beklersin. Beceriksiz! Şu halime bak, cehennemin yedi kat dibinden çıkmışa benziyorum!" Kızı itip yolundan çekerken, Savannah okula bu halde nasıl gideceğini düşünüyordu. Bir büyü bu durumu halleder miydi ki? Saç yapma büyüsü... Böyle bir şey vardı belki de, en iyisi bunun için kütüphaneyi kontrol etmekti.Kütüphane? Okulun ortası? Okulun bir diğer köşesinde sayılan yere gitmek için bayağı yol katetmesi gerekecekti ve bu saçını görecek olan daha çok insan sayısına geliyordu. İç çekerken saçına beresini geçirmeye çalıştı. Saçının sertliğine şaşıran Savannah yavaşça sokakta yürümeye başladı. Ailesi çağırdığı için çıkmamış mıydı zaten okuldan? Şimdi geri dönmesi gerekmezdi tam olarak, bir gün sonra da dönebilirdi. Ama bugün gitmesi gerekiyordu, her ne kadar kendini aksine inandırmaya çalışsa da gerçek buydu. Gitmesi kesinlikle zorunluydu. "Sen ne sıktın benim kafama kahrolası şeytan.." Kendi kendine mırıldanırken bir umut saçlarını yumuşatmaya çalışıyordu. Sanki kumsalda kum avuçluyor gibiydi, hangi akla uyup kuaföre -ona kuaför bile denemezdi- gittiğini düşünüyordu. Ah tabii, kız kardeşi. O kesin ayarlamıştı bunu. Evine vardığında hemen banyoya girmeyi düşündü ama saçını daha da batırmak istemiyordu. "Tabii, bu mümkünse." diye mırıldandı. Babasının kendisine garip garip baktığını fark edince hafifçe sırıttı ve eşyalarını odasından alarak yanına geldi. Şimdi kafasına daha büyük bir bere geçirmişti, büyükannesinin yeni ördüklerinden. "Hazır mısın?" Babasının kendisine döndüğünü yeni fark etmişti Savannah, elinde küçük altın rengi bir paket tutuyordu. Belli ki kendisine bir hediye almıştı, belki bir veda hediyesi. Sanki umursamıyormuş gibi davranmaya alışmış olan genç cadı hediyenin paketini bile açmadan çantasının içine tıktı. Belki kırılır bir şeydi ama umursadığı da yoktu zaten. Uçuş şebekesinden çabucak okula varmak istiyordu, saçının başına gelmiş olan bu felaketi nasıl olmuş da önceden görememişti ki? Yeteneği böyle şeylerde genelde oldukça iyi çalışırdı.
Bir anlık baş dönmesinden sonra kendisini müdürün odasında buluvermişti genç cadı, zaten olması gereken de buydu. Ama kendisini huzursuz hissediyordu ve müdürün gözlerine bakmaktan özellikle kaçınıyordu. Kendisine sorduğu soruya sahte bir gülümsemeyle cevap verirken odadan sıvışma hayalleri içerisindeydi. Saçı felaket durumda iken yeterince rahatsız olan Savannah, bir de saçmasapan sorularla uğraşmak zorunda kalıyordu. Bir bahane uydurup oradan kaçmak istiyordu aslında ama müdürün bunu anlamasından da içten içe korkuyordu. En sonunda "Gidebilirsin." lafını duyduğunda yaşadığı sevinci, yüzünün arkasına gizlemeyi başarabildi. Çabucak Hufflepuff ortak salonuna ilerledi ve eşyalarını sanki birer çöplermiş gibi odanın içerisine fırlattı. Kütüphaneye gidip, saçı için yapabileceği herhangi bir şey var mı diye araştırmak istiyordu. Saçında bereyle bir gün boyunca duramazdı ya? Ayrıca belki bir günden de fazla sürecekti bu durum, kim bilir. O işini sağlama almayı istiyordu.
| |
|